Hepinize merhabalaarr,
Bir fizyoterapist olarak günümüzde artan hareketsiz yaşamla birlikte önemi daha da artan fizyoterapistlik mesleğinden bahsetmek istiyorum. Belki son zamanlarda etrafınızda sıklıkla duyduğunuz, gördüğünüz bir meslek fizyoterapist. Peki tam olarak fizyoterapist nedir, kimdir, nerelerde çalışır, hangi hastalıkla uğraşır? Bu soruları elimden geldiğince yanıtlamak istiyorum. Umarım keyif alırsınız.
Halk dilinde kırıkçı – çıkıkçı, masajcı, kütletmeci, fizikçi ve daha nicesi şeklinde nitelendirilebiliyor bu meslek 🙂 Ama aslında bu tanımlamalar pek doğru değildir diyebilirim.
Fizyoterapistler, üniversitelerin fizik tedavi ve rehabilitasyon veya fizyoterapi ve rehabilitasyon bölümlerinden (FTR) 4 yıllık lisans eğitimi sonrasında mezun olan sağlık profesyonelleridir. Bazen doktor veya fizik tedavi teknikerliği ile karıştırılabiliyor. Kısaca anlatacak olursam; fizik tedavi doktoru veya uzmanı 6 yıllık tıp eğitiminden sonra fiziksel tıp ve rehabilitasyon alanında uzmanlık eğitimi alan kişidir; fizik tedavi teknikeri ise üniversitelerin 2 yıllık fizyoterapi önlisans bölümünden mezun kişidir.
Fizyoterapi ve rehabilitasyon; hastaların, yaşlıların, özel gereksinimli bireylerin, yaralanmış kişilerin, ağrı çekenlerin, nörolojik hastalıklara sahip olanların; kas iskelet sistemleri ve eklem rahatsızlıkları, sinir sistemi ve dolaşım sistemi gibi problemlerine yönelik; kendine özgü değerlendirme ve tedavi yaklaşımlarıyla kişinin günlük yaşamdaki aktivitelerini ve bağımsızlığını arttıran, kişiyi iyileştiren bir sağlık bilimidir.
Fizyoterapistler;
- a) Sağlıklı bireylerde kişilerin fiziksel aktivitelerini düzenlemek ve hareket kabiliyetlerini artırmak için bireye özel fiziksel aktivite ve egzersiz programlarını planlar ve uygular.
- b) Hastalık durumlarında ise fiziksel tıp ve rehabilitasyon uzmanı tabibin kendi uzmanlık alanları ile ilgili teşhisine ve tedavi için yönlendirmesine bağlı olarak hastaların hareket ve fiziksel fonksiyon bozukluklarının ortadan kaldırılması veya iyileştirilmesi amacıyla gerekli uygulamaları yapar.
Fizyoterapistler çok geniş hastalık gruplarıyla ilgilenir. Multidisipliner çalışma ilkesi kapsamında hemen hemen tüm tıp alanlarıyla koordineli bir şekilde çalışabilir. Sıklıkla uğraşılan hastalıklara, rahatsızlara örnek vermek istiyorum: omurilik yaralanmaları, felç, kırıklar, ağrı (bel, boyun vs.), serebral palsi, sinir yaralanmaları, fıtıklar, ameliyat öncesi ve sonrasında fizyoterapi, spina bifida. Multipl skleroz, kireçlenmeler, yanıklar, spor yaralanmaları, kanser, fibromiyalji, romatizmal hastalıklar gibi pek çok durumun tedavisinde fizyoterapisler etkili rol oynar.
Fizyoterapistler nerelerde çalışabilir bir de buna bakalım. Çalışma alanı oldukça fazladır aslında. Örnek verecek olursam: kamu ve özel hastanelerde, özel kliniklerde, özel eğitim ve rehabilitasyon merkezlerinde, spor kulüplerinde, huzurevlerinde, yataklı tedavi merkezlerinde, kaplıca merkezlerinde ve daha birçok sağlıkla ilgili hizmet veren kuruluşlarda çalışabilir.
Kısacası fizyoterapist hayatınıza anlam katan, yaşamdaki fonksiyonelliğinizi ve hayat kalitenizi arttıran, ağrıyla yaşamanızı engelleyen bir sağlık çalışanıdır. Edindiği ana ilke ise Hipokrat’ın ‘primum non nocere!’ yani ‘öncelikle zarar verme!’ ilkesidir.
Benim anlatacaklarım bu kadardı, umarım faydalı olmuştur. Sağlıkla kalın :))
Bölüm, meslek hakkında daha fazla bilgi sahibi olmak istiyorsanız, fizyoterapist adayı veya fizyoterapistseniz FTR zirvesine katılarak değerli hocalarımızın bilgilerinden faydalanabilirsiniz.
Fizyoterapist Nurgül ALAKUŞ
Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi mezunu
İletişim: nurgul.alakuss@gmail.com
Sosyal medya: @fzt.nurgul.alakus