Psikoloji ve Dijital Oyun Bağımlılığı
Merhaba arkadaşlar, blog yazımda dijital oyun bağımlılığının psikolojiyle ilişkisinden bahsettim. Güzel keyifli bir günde iyi okumalar olması dileğiyle…
Yazımı biraz makalelerden biraz kitaplardan biraz da kendi düşüncelerimden yola çıkarak hazırladım umarım yararı olur.
İlk olarak iki binli yıllarla birlikte teknolojinin gelişmesi ve internetin yaygınlaşması, ergenlerin teknoloji ve internetle iç içe büyümesini sağlamıştır. Gelişim dönemlerinin içinde bulunduğu tarihsel zamandan etkilenmesi kaçınılmaz olduğundan son yıllarda teknolojiyle birlikte büyüyen ve ergenlik dönemine giren bireyler için Z kuşağı, internet kuşağı, oyun kuşağı gibi tanımlamalarla karşımıza çıkar (Çapan B. & Dursun A., 2018).
Şimdi gelin biraz da tarihçesine değinelim. Dijital oyunu kavramı Latince kökenli olan ‘ludik, ludus ve ludere’ kelimelerinden türemiştir. Ludus, çocuk oyunlarını, oyalanmayı, yarışı ve rastlantı oyunlarını ifade etmektedir. Günümüzde teknolojik gelişmeyle beraberinde gelen dijital oyunlar (bilgisayar, video, mobil oyunlarının tümü) en çok tartışılan konulardan birisidir. Dijital oyunlarının sanat formu olarak ele alınan tarafı olsa da kimi zaman hazcı tüketim unsuru oluşu, çocuklar üzerindeki etkisi, şiddetle ilişkisi, bağımlılık geliştirmesiyle ortaya çıkan psikolojik sorunları odak haline gtirmektedir.
Peki, nedir bu dijital oyun türleri?
Dijital oyun türleri; aksiyon, macera, spor ve dövüş, simülasyon, strateji, rol yapma oyunları olarak ayrılır. Teknolojideki gelişmelerle birlikte dijital oyunlar fiziksel temelli geleneksel oyunların yerine geçmeye başladığı aşikârdır. Dijital oyunlar, Türkiye’de yaygın olarak bilgisayar oyunları ifadesi kullanılmakta olup arcade (atari), PC, konsol ve mobil oyunlarının her çeşidini kapsar.
Yapılan çalışmalarda aşırıya kaçmadan dijital oyunları oynamanın normal olduğu, hatta oyunların duygusal boşalma ve rahatlama gibi olumlu katkıları olduğuna, dijital oyunlarda verilen komutları takip edebilme, el-göz koordinasyonu, motor yeteneklerde ilerleme olması gibi yeterlilikleri desteklediği bildirilmiştir. Ek olarak çocukların problem çözebilme, mantık yürütebilme, analiz yapabilme ve karar verme becerilerini destekleyip strateji ve tahmin edebilme yeterliliklerini desteklediği de ifade edilmiştir. Dijital oyun kullanım alanlarının çoğalması özellikle de çocukların günlük yaşamlarının bir parçası olması ve dış mekân oyun alanlarının giderek sınırlı hale gelmesi çocukların üzerinde olumsuz etkiler bıraktığına yönelik düşünceler hâkimdir. Literatürde şiddet içeren dijital oyunların yalnızlık, depresyon ve anksiyete, saldırganlık, şiddet eğilimi, dikkat dağınıklığı gibi ruhsal ve psikososyal problemlerle ilişkili olduğu bildirilmiştir. Bazı çalışmalarda dijital oyunlarla aşırı zaman geçiren çocuklarda akademik başarıda düşüş, yetersiz ve düzensiz uyku alışkanlığı, yetersiz fiziksel aktivite, obezite, kas iskelet sistemi sorunları geliştiğini göstermiştir. Ebeveynler dijital oyun oynayan çocuklarında üç en sık olumsuz etki olarak; uzun süre dijital oyun oynamalarının oyun bağımlılığına, şiddet içerikli oyunların ruh hallerini etkileyerek anksiyete ve agresif tutum sergilemelerine ve depresyon, asosyalleşme ve aile içi iletişimde azalmaya neden olması olarak bildirmiştir. Fiziksel sağlık açısından gözlemledikleri en sık olumsuz etkilerden biri de geç uyuma, geç uyanma ve uyuma süresinde azalma gibi uyku kalitesinde bozulmaya neden olması olarak bildirilmiştir (Mustafaoğlu R. ve ark.,2018).
Şimdi de bağımlılık kısmını ele alalım. Bağımlılığı kısaca tanımlayacak olursak, kişinin kullandığı nesne/olgu karşısında kendini kontrol edememesi olarak tanımlayabiliriz. Teknoloji üzerinde kontrolümüzü kaybetmeye başlamamız, sınırsız kullanmamız maalesef teknoloji bağımlılığına sebebiyet vermektedir. Dijital oyun bağımlılığıysa dijital oyunda geçirilen vakti disiplin altına alamama, diğer aktivitelere olan istek yoksunluğu, negatif neticelerine karşın oynamada ısrar ve dijital oyun oynayamadığı zaman psikolojik yoksunluk duyma benzeri belirtileri olan dürtüleri disiplin edememe bozukluğudur. Dijital oyunlarda çok fazla vakit geçiren, yaşamında dijital oyunları adeta bir bağımlılığa dönmüş bireylerdeki problemlere bakıldığı zaman, bağımlıların karşılaştıkları problemlerle mücadele edemedikleri, öz denetimlerini sağlayamadıkları, sanal olmayan sosyal ortamlarda uyumlu davranmak yerine saldırgan tavırlar takındıkları, kendilerini ifade edemedikleri, yakın çevresindeki kişilerle iyi ilişkiler kuramadıkları, akran gruplarına kendilerini kabul ettirmekte zorlandıkları görülmüştür (Tilki M. &Çetin M. Ç., 2024).
Serbest zaman aktivitesi olarak eğlenme, dinlenme amaçlı oynanan bu oyunlar dünyada çok önemli bir sektör haline gelmiştir. Bu sektörün beraberinde getirdiği dezavantajlar göz önünde bulundurulmadan bağımlılık yapan oyunlara yenileri eklenmektedir. Dezavantajları yanında serbest zaman süresini olumlu etkileyerek bireylerin serbest zaman etkinliklerine ilgisini arttırmaktadır. Serbest zaman ve bununla ilgili etkinlikler, bireylerin kendilerini ifade ettikleri, eğlendikleri, rahatladıkları, dinlendikleri çok yönlü olarak kendilerini geliştirdikleri ve toplumsal açıdan uyum yeteneklerini arttırmaya yöneliktir. Serbest zamanın en temel fonksiyonu zamanı verimli, etkili ve kontrollü kullanmaktır. Bu koşullar sağlanmadığı takdirde geleneksel oyunun yerini alan dijital oyunların doğuracağı, istenmeyen olumsuz durumlara sebep olacaktır. Dijital oyunların eğitimsel yönüne yönelik olumlu katkıları değerlendirilirken sosyalleşme açısından olumsuz etkisi, fiziksel zararları, psikolojik sonuçları, şiddet ve saldırganlık dürtülerini uyandıran özelliklerine daha çok dikkat çekilmektedir. Özellikle çocuklar ve gençler tarafından bilinçsizce kullanımının bağımlılık noktasında kumar oynama, sorunlu ya da kötü kullanım gibi tabirler hala tartışma yaratmaktadır. Yapılan analizlerin geneli, dijital oyunların daha çok incelenmesi gerektiği yönündeki belirtileri destekler niteliktedir.
Dijital oyun bağımlılığı oluşmadan önce risk faktörlerine yönelik önleyici müdahalalerde bulunulmalıdır. Önleyici müdahaleler kapsamında çocuk, ergenlerin ve ailelerin internetin sağlıklı ve bilinçli olarak kullanımında bilgilendirilmesi; çocuk ve ergenlerin başa çıkma, öz-kontrol, çatışma çözümü ve sosyal beceri gelişimlerinin desteklenerek internet kullanım alışkanlıklarının kontrol edilmesi için ebeveynlerle iş birliği sağlanmalıdır. Dijital oyun bağımlılığının birçok sebebi olabilir. Teknolojik aletlerle büyüme, arkadaş ortamı kaynaklı, sorunlardan kaçma olarak kullanma, oyunlardan elde edilen başarı ve hâkimiyet kurma hissi (bu hissi gerçek hayatla bağdaştıma) gibi çeşitli etkenler olabilir. Bu bağımlılığın altında yatan asıl sebebi bulmak için, doğru ve sağlıklı yaklaşımla beraber neden olan davranışların incelenmesi gerekir. Dijital oyun bağımlılığı tek ve dar pencereden bakılmaması gereken bir durumdur ve çağımızın gittikçe de önem arz eden sorunu haline gelmektedir.
Buraya kadar gelip okuduğunuz için teşekkür ederimmm ☺.
- KAYNAKÇA
- Çalık F. ve Yönet E. (2020). Liselilerin sportif serbest zaman ilgilenimi dijital oyun bağımlılığı ve yaşam kaliteleri, Baskı Yeri: Astana Yayınları.
- Tekkurşun Demir G. (2022). Spor, e-spor dijital oyun Bağımlılığı, Baskı Yeri: Gazi Kitabevi.
- Çakar F. (Ed.). (2021). Önleyici psikolojik danışma kuramları ve uygulamaları (2. Baskı). Ankara: Pegem Akademi Yayıncılık
Şehnaz Barut
Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik Bölümü
4. Sınıf Tesmilcisi