Merhabalar.
Bizler mühendis olmaya yönelirken büyük ve eğlenceli bir serüvene giriyoruz. Kariyerimizin bu noktasında mühendisliğin ne olduğunu anlamak ve nasıl başarılı bir mühendis olacağımızı öğrenmek yararlı olacaktır diye düşündüm ve sizin için harika bir seri hazırladık.
Birbirinden değerli mühendislerimizin katkıları ile yol gösterici, merak giderici ve alanlarımız ile ilgili püf noktalar ile dolu bir röportaj serisi sizleri bekliyor.
Serimizi Genetik Mühendisi Dilara Sarı ile olan röportajımızla başlatıyorum.
Merhaba ben Dilara Sarı. Sabancı Üniversitesi Moleküler Biyoloji, Genetik ve Biyomühendislik mezunuyum. Biyomühendislik ve genetik mühendisliği iki ayrı alan lakin Sabancı Üniversitesi bu iki alanı birleştiren ilk üniversitelerden.
- Mühendislik tanımınız nedir?
Genel bir tanım yapmak gerekir ise her canlıyı, her biyolojik sistemi en ince ayrıntısına kadar araştıran, genetik ve işlevleri ile ilgili uzmanlaşan ve bu bilgilerin üstüne koyarak inovatif medikal çalışmalar yapılan bir alan.
Örneğin Kök hücre, CRISPR, organoidler vb.
- Uzmanlık alanınız bölümünüz nedir?
Ben insan genetiği üzerine kariyerimi şekillendirdim. Genetik taşınan hastalıklar bu hastalıkların özellikleri, anne karnında bebeğin yaşayabileceği anomaliler, normal hayatımızda genetik kimliğimizin bize kattığı farklılıklar ve çok daha fazlası. Hepimiz birbirinden farklı insanlarız ve bu farklılığımız her konuda altında yatan sebep genetik. Bizim davranışlarımız ve alışkanlıklarımız bile bu yatkınlıklar ile şekilleniyor. Nasıl beslenmemiz, nasıl spor yapmamız veya hangi ilaçları ne kadar almamız gerektiği öz kardeşimizden bile çok farklı olabiliyor. Elbette diğer alanlarda her gün makale ve haberleri takip ediyorum sadece tek bir alanda kalmamaya çalışıyorum.
- Kariyer olarak mühendisliği seçmenizin nedeni nedir?
Çok meraklı ve araştırmacı ruhlu bir bireyim, gördüğüm şeyleri bile sırf meraktan araştırırım. Seçtiğim bölüm gizemleri asla bitmeyecek, sürprizler ile dolu ve bana hayatın çok farklı bir yönünü gösteren bir bölüm. Kısıtlı değil ve asla limit yok, örneğin her gün her hastalık ile ilgili literatüre yeni bir gen veya gen bölgesi ekleniyor, şifremizi çözmemize daha çok var. Bu heyecan sebebi ile tercih ettim, asla paslanmayacağımı düşündüğüm bir alan. O kadar fazla günlük hayatımız ile ilişkili ki, dünyaya bakışımı şekillendirdi diyebilirim.
- Bölümünüz ile ilgili gelecekte hangi alanların önemli olduğunu düşünüyorsunuz?
Gelecekte çok önemli bir yeri olduğuna eminim, genetiğin yavaş yavaş tıp içine dahil olacağına ve ilerleyen zamanlar kişilerin belli genetik bilgilerine erişim olmadan serum bile takılmayacağını düşünüyorum. Tıp kesin diyebilirim. Bunun dışında tarımda giderek daha fazla yer almaya başladı, özellikle CRISPR ile besin değeri arttırılmış ve daha çok verim alınan gıdalar üretilmeye başlandı, bu ikinci alan. 3 ise ilaç sektöründe kök hücre ve CRISPR ve uygulamaları ile ilgili büyük bir devrim olacağını düşünüyorum, zira artık bu alanlarda hastalıkların tedavisi veya hafifletilmesi ile ilgili çok fazla çalışma yayımlanmaya başlandı. Daha sayacağım belki çok var, biyoteknoloji her alanda bizim gerçeğimiz olacak.
- Kendinizi alanınızda nasıl güncel tutuyorsunuz?
Güncel kalmak çok önemli çünkü 1 haftada bile çok fazla gelişme yaşanabiliyor. Her gün farklı yerli ve yabancı(daha çok yabancı) kaynaktan hem makale hem haber okuyorum. Sosyal medya platformlarında bu alan ile ilgili her kurum ve araştırmacıyı takip ediyorum, onların paylaştıklarını takip ediyorum. Alanıma uygun bir eğitim olur ise mutlaka katılıyorum.
- Alanınız ile ilgili kullanılan yazılım araçları nelerdir?
Benim şuan aktif olduğum alanda bir yazılım kullanmam gerekmiyor lakin biyoinformatik yani bu genetik analizlerin en başta yapıldığı ve listelendiği evrede epey yazılım mevcut.
Ebru Özdemir
Bandırma On Yedi Eylül Üniversitesi – Elektrik Mühendisliği 2. Sınıf