TÜRKİYE’DE COVID-19 VAKASI VAR MIDIR?
Ülkemizde 11 Mart 2020 itibariyle Yeni Corona virüsü (COVID-19) pozitif bir vaka tespit edilmiştir. Bu süreçte başka olguların da ortaya çıkması muhtemeldir.
CORONAVİRUS SARS İLE AYNI MI?
Her ne kadar kaynağı yine Çin olsa da, yeni virüs SARS değil. SARS ile aynı virüs ailesinden geldiği için, bazı benzerlikleri var. Ancak tamamen yeni bir virüs ile karşı karşıyayız. Ne var ki, ortaklıklar bilim insanları ve halk sağlığı görevlilerinin bu yeni virüsü durdurmak için geçmişteki virüslerle ilgili olarak yaşadıkları deneyimlerden yararlanabilecekleri anlamına geliyor.
YENİ VİRÜS NE KADAR TEHLİKELİ?
Virüsün bulaştığı kişilerdeki belirtiler orta ile şiddetli arasında değişiyor. WHO’ya göre doğrulanmış vakaların dörtte biri şiddetli olarak sınıflandırılıyor. Şimdiye kadar ölüm oranı ise yüzde 3-4 seviyesinde bulunuyor. Ancak bu oran virüs yayıldıkça artabilir. SARS’ın ölüm oranı yüzde 14 ile 15 seviyesindeydi. Corona virüsünde ise ölümlerin büyük çoğunluğu daha yaşlı insanlarda, kalp krizi, hipertansiyon ve diyabet gibi altta yatan başka sorunlardan kaynaklanıyor. Grip gibi hastalıklardan ölüm tehlikesi taşıyanlardan birçoğu da aynı demografik dağılımı paylaşıyor.
TANISI NASIL KONULUR?
Yeni Koronavirüs’ü tespit edebilmek için gerekli olan moleküler testler ülkemizde mevcuttur. Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü laboratuvarlarında çalışılmaktadır.
ÖNLEMEK VEYA TEDAVİ ETMEK İÇİN BİR İLAÇ VAR MIDIR?
Halen hastalığa özel bilinen bir tedavi yoktur. Hastanın genel durumuna göre gerekli destekleyici tedavi uygulanmaktadır.
COVID-19’DAN KORUNMA ÖNLEMLERİ NELERDİR?
Akut solunum yolu enfeksiyonlarının bulaşma riskini azaltmak için alınması gereken önlemler COVID-19 için de geçerlidir. El temizliğine dikkat edilmeli, eller sık sık en az 20 saniye boyunca sabun ve suyla yıkanmalı, sabun ve suyun olmadığı durumlarda alkol bazlı el antiseptiği kullanılmalıdır.
Eller yıkanmadan ağız, burun ve gözlerle temas edilmemeli, hasta kişilerle temastan kaçınmalıdır (mümkün ise en az 1 m uzakta bulunulmalı), hastalar veya çevreleriyle doğrudan temas ettikten sonra eller yıkanmalı, ortak kullanılan nesneler ve yüzeyler dezenfekte edilmeli, havlu gibi kişisel eşyalar ortak kullanılmamalıdır.
Salgın şüphesi durumunda sosyal ortamda tokalaşma ve öpüşme gibi yakın temaslardan kaçınılmalıdır. Öksürme veya hapşırma sırasında burun ve ağız tek kullanımlık kağıt mendil ile örtülmeli, kağıt mendilin bulunmadığı durumlarda ise dirsek içi kullanılmalı, mümkünse kalabalık yerlere girilmemeli, eğer girmek zorunda kalınıyorsa ağız ve burun kapatılmalı, tıbbi maske kullanılmalıdır.
HASTALIĞIN BELİRTİLERİ VE KLİNİK ÖZELLİKLERİ NELERDİR?
Enfeksiyonun yaygın belirtileri yüksek ateş, öksürük, nezle benzeri belirtiler ve solunum güçlüğüdür. Ağır vakalarda ağır alt solunum yolu enfeksiyonu, solunum yetmezliği, böbrek yetmezliği ve ölüm görülebilir. Hastaların %80´inde enfeksiyon hafif seyretmekte, ancak ileri yaş ve eşlik eden astım, diyabet, kalp hastalığı varlığında daha ağır tablo görülmektedir. Hastalığın %10-15 olguda ağır seyrettiği, ortalama %2-3 olguda da ölümle sonuçlandığı bildirilmiştir. Ölüm oranı yaşla birlikte artmaktadır.
ANTİBİYOTİKLERLE TEDAVİ EDİLEBİLİR Mİ?
Antibiyotikler virüslerin neden olduğu enfeksiyonları önlemek veya tedavi etmek amacıyla kullanılmaz.
AŞISI VAR MIDIR?
Yeni Koronavirüs için geliştirilmiş bir aşı henüz bulunmamaktadır. Fakat aşı geliştirme çalışmaları ve tedaviye yönelik çalışmalar devam etmektedir.
KİMLER DAHA FAZLA ETKİLENİR?
Elde edilen veriler doğrultusunda, ileri yaştakiler ve kronik hastalığı olanlarda enfeksiyonun ağır seyretme riski yüksektir.
EVDE BAKILAN HAYVANLAR YENİ KORONAVİRÜS BULAŞTIRABİLİR Mİ?
Evde bakılan kedi/köpek gibi evcil hayvanların Yeni Koronavirüs ile enfekte olması beklenmemektedir. Evcil hayvanlarla temas sonrası her zaman eller su ve sabunla yıkanmalıdır. Böylece hayvanlardan bulaşabilecek hastalıklara karşı korunma sağlanacaktır.
BURNU TUZLU SU İLE YIKAMAK YENİ KORONAVİRÜS ENFEKSİYONUNU ÖNLEMEYE YARDIMCI OLUR MU?
Hayır. Burnu tuzlu su ile yıkamanın insanları Yeni Koronavirüs enfeksiyonuna karşı koruduğuna dair bir kanıt yoktur.
COVID-19 BULAŞMA YOLLARI NELERDİR?
Virüs bulaşmasının damlacık yoluyla olduğu bilinmektedir. Hasta ile bir metreden yakın temas ve hasta solunum yolları çıkartılarının kirli eller ile yüze-göze sürülmesiyle bulaşma olmaktadır. Virüsün kuluçka süresi 2-14 gün olup, bazı kaynaklarda 29 güne kadar uzayabileceği bildirilmektedir.
HANGİ DURUMLARDA COVID-19 ENFEKSİYONU İÇİN ÖNLEM ALINMALIDIR?
Yüksek ateş ve öksürük, solunum sıkıntısı vb. ani başlangıçlı solunum yolu hastalığı belirtileri bulunan kişilerde, belirtilerin başlamasından önceki 14 gün içinde hastalık yayılımımın devam ettiği ülkelere (Çin, İtalya, Fransa, Almanya, İran, Singapur, Tayland, Japonya, Hong Kong, Güney Kore) seyahat veya COVID-19 hastası ile temas öyküsü var ise bu kişi hemen izole edilmeli ve İl Sağlık Müdürlüğü ile iletişime geçilmelidir.
HASTA İLE ŞÜPHELİ TEMAS DURUMUNDA NE YAPILMALIDIR?
COVID-19 tanılı veya şüpheli biri ile yakın temas etmiş olanlar, temastan sonraki 14 gün boyunca günde iki kez ateşlerini ölçmeli, öksürük, solunum sıkıntısı, boğaz ağrısı, baş ağrısı, vücut ağrıları, ishal, bulantı, kusma ve burun akıntısı gibi belirtiler açısından kendilerini takip etmelidir. Bu belirtiler var ise sağlık görevlilerine bilgi vermeli veya maske kullanarak bir sağlık kuruluşuna başvurmalıdır. Şüpheli hasta ile temas kısıtlanmalı ve temas halindeki sağlık çalışanlarının ve aile üyelerinin kaydı tutulmalıdır. Hastada belirtiler ortadan kalkana kadar bu önlemlere uyulmalıdır.
BAĞIŞIKLIK SİSTEMİMİZİ GÜÇLENDİRMEK İÇİN NASIL BESLENMELİYİZ?
Bağışıklık sistemini güçlü tutmanın bir yolu da sağlıklı ve dengeli beslenmeden geçmektedir.
El hijyeni: Elleri önerildiği gibi bol su ve sabunla 20 saniye yıkamak önemlidir. Su ve sabun ile ellerinizin arkasını, parmaklarınızın arasına ve tırnaklarınızın altına en az 20 saniye yıkanmalı, sonra durulayıp temiz bir havlu ile kurulanmalıdır.
Mutfak Hijyeni: Her kullanımdan sonra yüzeyleri ve eşyaları yıkanmalıdır. Kesme tahtalarını, mutfak aletlerini, tezgâhı ve temizlikte kullanılan bezleri yıkayın.
Pişirme: Çiğ ve az pişmiş hayvansal besinler yenilmemeli, iyi pişmiş yiyecekler tercih edilmelidir. Kırmızı ve tüm beyaz et çeşitleriyle yumurtayı tam pişirmeden tüketilmemelidir.
Protein: Süt ürünleri, yumurta, balık, hindi ve kırmızı et gibi kaliteli protein kaynaklarını iyice pişirilerek tüketilmelidir.
Vitamin-Mineral: Her gün en az 5 porsiyon çeşitli meyve ve sebze tüketilmelidir. Özellikle C vitamini ihtiyacını karşılamak çok önemlidir. Bir orta boy portakal günlük C vitamini ihtiyacının yarısını karşılamaktadır.
Posa: Ekmek, pirinç veya makarna gibi temel besinlerin mümkün ise esmer veya tam tahıllı alternatifini kullanmak bağışıklık sisteminizi güçlü tutacaktır. Kuru fasulye, yeşil mercimek, nohut gibi kurubaklagilller de bağışıklık sistemimiz için önemlidir.
Omega 3: Bağışıklık sitemini üzerine olumlu etkileri nedeniyle haftada en az iki kere balık tüketimi, hijyen kurallarına uyularak ve iyice pişirilerek tüketilmesi gerekmektedir. Ceviz de omega 3 bakımından zengin bir besindir.
Hidrasyon: Bol su içmeyi unutmamalısınız. En az 6-8 bardak temiz su içmelisiniz.
Bitkisel Bileşenler: Bağışıklığı desteklemek için farklı gruplardaki ve farklı renklerdeki sebze ve meyvelere beslenmede yer verilmelidir. Brokoli, lahana, karnabahar, turp çeşitleri, şalgam, soğan, sarımsak gibi sebzeler içerdikleri sülforafan; pancar, nar, çilek gibi besinlerde bulunan antosiyaninler bağışıklık sisteminizi destekler.
Prebiyotikler: Bağırsak sağlığımızı desteklemek için kurubaklagiller, muz, kereviz, tam tahılllar gibi doğal prebiyotikler bağışıklığımızı güçlendirir.
Besin destek ürünleri: Bireyin gün içinde gereksinimi kadar tükettiği ve besin çeşitliliğini sağladığı durumlarda besin destek ürünlerinin ilave olarak alınmasına ihtiyaç olmadığı unutulmamalıdır.
Uzun süreler aç kalınmamalıdır. Uyku süresine ve kaliteli olmasına özen gösterilmelidir.