Fenilketonüri Nedir ve Görülme Sıklığı Nasıldır?
Karaciğerden salgılanan “fenilalanin hidroksilaz” enziminin yetersizliği veya azlığı nedeniyle fenilalaninin vücutta kullanılamaması sonucu oluşan, taşıyıcı baba ve annenin hastalıklı genleri ile çocuğa geçen kalıtsal metabolik bir hastalıktır.
Fenilalanin hidroksilaz (PKU) enziminin yokluğu veya yetersizliği nedeni ile;
- Elzem bir aminoasit olan fenilalanin (FA) metabolize edilememesi,
- Kanda biriken FA metabolitlerinin beyinde harabiyet yapması
- idrarla (fenil pürivik asit, fenil laktik asit gibi) artık ürünlerin atılma
Genetik Etkileri
- PKU’lu çocuğun anne ve babasında fenilalanin hidroksilaz enzimi yapımından sorumlu biri normal biri bozuk iki gen vardır.
- Anne ve babasından bozuk genleri alan bir çocuk PKU hastalığı ile doğar. (çocukta PKU olma olasılığı %25)
- Anne ve babasından bir bozuk gen alan çocuk ise anne ve babası gibi hastalığı taşır, ancak belirti göstermez.
- Anne ve babasından sağlam genleri alan çocuk ise tamamen sağlıklıdır.
Görülme Sıklığı
- Hastalığın genel görülme sıklığı 1/10.000’dir.
- Ülkemizde ise 1/4000-4500 bebekte görülmektedir.
- Yapılan tarama programları ile yılda 300-400 yeni fenilketonürili bebek tedaviye alınmaktadır.
- Her 20-25 kişiden birinin hastalığı taşıyor olması ve ülkemizde akraba evliliklerinin yüksek oranda olması fenilketonürinin sık görülmesine neden olmaktadır.
PKU’lu Bir Bebeğin Hastalık Belirtileri Nedir?
Doğumda normal beslenmeye başladıktan sonra metabolize edilmeyen FA kanda birikmeye başlar. Hastalığın oluşturduğu beyin hasarı genellikle anne ve baba tarafından ilk aylarda farkedilmez.
➢ 2 aylık olduğu halde başını tam dik tutamayan, anneyi tanımayan bebek bu aylarda fark edilmez ise;
- Destekli, desteksiz oturması gereken aylarda oturamadığı,
- Yürüyemediği,
- Konuşamadığı,
- Çevreye ilgisiz olduğu ya da havale geçirdiği için doktora getirildiğinde beyin çoğu zaman geri dönüşümsüz olarak hasara uğramıştır.
➢ Bebeklerin idrarları sağlıklı olanlara göre daha farklı kokmaktadır. (küf kokusu)
➢ Hastaların %60’ında anne babaya göre açık saç ve göz rengi vardır.
➢ Tanının geç konması ve tedaviye geç başlanması beyin hasarını geri döndüremeyecek durumların ortaya çıkmasına neden olabilir.
➢ Ancak çocukta birçok olumlu davranış biçimi geç de olsa geliştirilebilir.
★ Tedaviye doğumdan hemen sonra ilk 20 gün içerisinde başlanmalıdır. ★ Yeni doğmuş olan her bebekte kandaki fenilalanin miktarının ölçülmesi gerekir.
Taramanın Önemi: Guthrie Testi
Prof. Dr. Robert Guthrie tarafından 1960’lı yıllarda geliştirilen Guthrie Testi ile tarama yapılmaktadır.
Ülkemizde ise 1986 yılında 80 ilde doğan tüm bebeklerin topuğundan kan alınarak tarama testleri yapılmaya başlamıştır.
Guthrie testi kolay ve ucuz bir testtir.
Doğum yapılan tüm kuruluşlarda her doğan bebekten doğumdan sonra beslenmeyi izleyen 24-48 saat içerisinde topuktan özel bir filtre kağıdına yeterli büyüklükte kan örnekleri alınır.
Posta ile testin yapılacağı merkeze gönderilir.
Plazma FA düzeyi çeşitli kromotografik yöntemlerle saptanarak tanı konur.
→ Tarama testi negatif olan yenidoğan bebeklerin ailelerinde hastalık öyküsü gibi şüpheli bir durum varsa, Doğumdan sonra 2-4.haftalarda kan FA düzeyleri ölçülerek yeniden değerlendirilir.
PKU TİPLERİ
KLASİK PKU ORTA DERECELİ PKU HAFİF DERECEDE PKU | ||
Tedavi öncesi plazma FA yüksektir. (≥20 mg/dL) ve tirozin düzeyleri normal (0.55-1mg dL) •İdrarda FA düzeyi 15-20 mg/dL
arasında •Plazmada kofaktör tetrahidroblopterin (BH4) düzeyleri normal •Günlük FA toleransları 5 yaşında 20 mg/kg |
• Serum FA düzeyi 15-20 mg/dL arasında
• 5 yaşında günlük FA tolerans 20-25 mg/kg/gün’dür |
• En hafif tiptir
• Tedavi öncesi serum FA düzeyi 15 mg/dL’yi geçmez. • 5 yaşında FA toleransı 25- 50 mg/kg/gün’den fazladır. |
HAFİF HİPERFENİLALANİNEMİ KOFAKTÖR DEFEKTLERİ | |
•Serbest diyet altında kan FA düzeyi ≤10 mg/dL
•Bu gruptaki hastalarda beslenme tedavisi uygulanması gerekmeyebilir |
• FA hidroksilasyonu için gerekli kofaktör bileşiklerinde (BH4) oluşan defekt |
★ BH4; FA hiroksilaz enziminin kofaktörüdür.
Bulgular
- Kan fenilalanin düzeyi yüksektir.
- İlk aylarda fark edilmez.
- 5-6. aylarda zeka geriliği ortaya çıkar.
- Büyüme, gelişme geriliği,
- Yürüme ve oturmada sorun,
- İdrar ve terde küf kokusu,
- Mikrosefali (küçük kafa yapısı),
- Saç, deri ve gözlerde açık renk,
- Cilt sorunları ve deri döküntüleri,
- Aşırı hareket ve davranış bozuklukları,
- Havale, kusma gibi bulgular görülür.
- Yüksek kan FA düzeyi ;
→ Normalde 2-6 mg/dL
→ Hastalıkta ise > 15-20 mg/dL
- FA metabolizmasının birinci basamağında oluşan tirozin sinir uyarılarının iletiminde rol alan norepinefrinin ön maddesidir, yetersizliğinde tirozin oluşmadığı için sinaptik iletim olumsuz yönde etkilenir
- Yaş arttıkça (>4 ay) kanda FA’nın sürekli yüksek olması sonucu beyinde lipid, nükleik asit proteinlerin sentezi azalır.
→ Hastalarda zihinsel gelişme geriliği ve sinir sistemi belirtileri (hiperaktivite, agresfi, konvülsif nöbetler), mikrosefali ortaya çıkabilir.
- FA’nin kanda yüksek olması ile heksokinaz ve pirüvat kinaz enzimlerini baskılanır, glikoliz ve oksidatif metabolizma hızı azalır.
→ Enerji oluşumu azalır
- İdrar ve terde kötü koku (fenilpirüvat, fenillaktat, fenilasetat)
- Pigment bozuklukları (melanin eksikliği nedeniyle saç, cilt ve göz renginin açık olması) • Egzama ve seberoik deri döküntüleri
- Her yaşta konvülsiyon, büyük çocuklarda hiperkinetizm, otistik davranışlar
Mental Gerilik Nedenleri
Tedavi edilmeyen bebekerin ilk yaş sonunda IQ’larında yaklaşık 50 puanlık bir azalma olur. |
↓
Çocuklarda diyet tedavisi ile normal IQ düzeyini yakalayabilir miyiz? |
↓
EVET |
IQ düzeyini etkileyen faktörler
- Kalıtım
- FA düzeyi
- Resim, müzik sosyal faaliyetler • Anne- baba, arkadaşlar
- Kişisel ve ailesel sorunlar
- Başarı, stres, ailesi olması, sevilmesi • Motivasyon öğrenme isteği
- Çevresel etmenler
KAYNAKÇA:
✓ Artvin Çoruh Üniversitesi Ders Kitaplığı
EtkinKampüs, beslenme ve diyetetik bölümü öğrencilerine yönelik düzenlediği etkinliklerle sadece akademik değil, aynı zamanda mesleki ve kişisel gelişimlerine katkı sağlıyor. Etkin Kampüs’ün öğrencilere sunduğu fırsatlar, onların beslenme ve diyetetik alanındaki potansiyelini en üst düzeye çıkarmalarına yardımcı oluyor.
Etkinliklere ulaşmak için tıklayın.
Kampüs temsilciliği hakkında detaylı bilgiye erişmek için tıklayın.
YAZAR:
Pelin DOĞAN
Artvin Çoruh Üniversitesi Beslenme ve Diyetetik 3. Sınıf