fbpx

İlk Orta Düzey Karbonhidrat Sayımı

Öncellikle hepinize merhaba yazımı okuduğunuz için şimdiden teşekkür ediyorum.

Diabetes Mellitus Nedir?

Tarihçesi çok eski yıllara dayanan DM, millattan önce 1500 yılında Mısır‟da papirüslerde fazla idrar yapmakla kendini gösteren bir hastalık olarak tanımlanmış ve millattan sonra 130-200 yıllarında Kapodokya‟da yaşayan Romalı bir hekim olan Arateus kişilerin sürekli ağırlık kaybetmesi nedeniyle eriyip giden anlamına gelen „Diabetes‟ kelimesini ilk olarak kullanmıştır.

DM, insülin salınımı, insülin etkisi veya bu faktörlerin her ikisinde de bozukluk nedeniyle ortaya çıkan hiperglisemi ile karakterize kronik metabolik bir hastalıktır. Ağız kuruluğu, polifaji veya iştahsızlık, polidipsi, poliüri, noktüri, kilo kaybı, bulanık görme, ayaklarda uyuşma ve yanma, idrar yolu enfeksiyonları, mantar enfeksiyonları, kaşıntı, ciltte kuruma, yorgunluk gibi belirtiler göstermektedir (TÜRKDİAB, 2019).

Dünya Sağlık Örgütünce yayınlanan çalışmalarda, diyabetli sayısının bugün dünyada 200 milyon, 2025 yılında ise yaklaşık 330 milyona ulaşacağı hesaplanmaktadır.  Hastalık kontrol ve önleme merkezi (Centers for Disease Control and Prevention- CDC) sonuçlarına göre tanı almış ve almamış diyabet prevelansının 24 milyon olduğu tespit edilmiştir. TURDEP-2 çalışmasına göre ülkemizde diyabet prevelansı  %13.7’ ye çıkmıştır. Diyabetli bireylerde glisemik kontrolü sağlamanın en temel prensibi beslenmedir. Beslenme tedavisi ile birlikte Tip 1 Diyabetli bireylerde HbA1c seviyesi %0.3-1.0, Tip 2 diyabetlilerde %0.5-2.0 oranında düşmektedir. Diyabetli bireylerde en zor kontrol altına alınan durumdan birisi beslenme planlamasıdır. Diyabetli bireylerde tek tip bir beslenme alışkanlığı yoktur. Bireyler beslenme planlarını kan şekeri regülasyonu sağlayabilecek şekilde kendileri yapmalıdır. Beslenme tedavisi düzenlenirken, bireyin yaş, cinsiyet, boy, ağırlık, fiziksel aktivitesine göre yeterli ve dengeli şekilde ayarlanmalıdır.

Diyabetli bireylerde, kan şekeri regülasyonunu sağlamak için beslenme tedavisi vazgeçilmez bir unsurdur. Beslenme tedavisinin uygulanabilir ve sürekliliği sağlanabilir olması oldukça önemlidir. Diyabetli bireylerden sık kullanılan öğün planlama yöntemlerden birisi karbonhidrat sayımıdır. Karbonhidratlar, kan şekerini primer olarak etkileyen besin öğesidir. Karbonhidrat sayımı, öğünlerde tüketilecek karbonhidrat miktarı ve kan glikoz değerlerine göre insülin doz ayarlamasına olanak sağlayan bir öğün planlama yöntemidir. Bu yöntem ile diyabetli bireyler, glisemik kontrolü sağlayabilirler.  Hedef kan glikoz seviyelerinin sağlanması ile diyabete bağlı komplikasyonlar önlenebilmektedir.

Karbonhidrat Sayımı Nedir, Nasıl Planlanır?

İnsülinin keşfinden sonra, öğünün karbonhidrat içeriğine göre insülin dozlarının ayarlanması yaklaşımı ile ortaya çıkan beslenme planlama yöntemidir. Ancak günde iki kez şeklinde planlanan, esnek olmayan insülin tedavisi karbonhidrat sayımına olanak tanımamış, 1980’lerde katı kurallarla çerçevelenen öğün sistemi takip edilmiştir. 1990’larda gerçekleşen DCCT’de, çoklu doz insülin tedavisi ile birlikte uygulanan karbonhidrat sayımı, öğün planlama yaklaşımlarından biri olarak kullanılmıştır. Bu yöntem ile daha iyi glisemik kontrolün sağlanması ve diyabete bağlı komplikasyonların azalması karbonhidrat sayımını ilgi odağı haline getirmiştir.

Karbonhidrat sayımı, diyabetli bireylerin gıda alımında esneklik sağlayan beslenme planlama yöntemidir. Alınan karbonhidrat türüne değil miktarına odaklanmaktadır. Postprandiyal glisemik yanıtı doğrudan etkileyen karbonhidratların alımına ve preprandiyal kan glukoz düzeyine uygun bolus insülin enjeksiyonu yapılmasına dayanmaktadır. Proteinlerin ve yağların kan glukozu üzerindeki etkisinin bazal insülin kapsamında olduğu ve ihmal edilebileceği kabul edilmektedir. Tip 1 diyabetli bireyler karbonhidrat sayımı yöntemiyle, gıdaların karbonhidrat içeriği ve fiziksel aktivite durumunun kan glukoz düzeyi üzerindeki etkisini öğrenmektedir. Bu şekilde preprandiyal kan glukoz düzeyi, tüketilecek karbonhidrat miktarı ve egzersiz durumu değerlendirilerek bolus insülin dozu hesaplanmaktadır. Bu yöntem ile öğün planlama becerisi gelişmekte, günlük hayattaki değişikliklere uyum sağlanmaktadır. Karbonhidrat sayımı uygulayacak diyabetli bireylerin; matematiksel okuryazar olması, evde hassas tartı kullanması, etiket okuma alışkanlığına sahip olması ve sıkı kan glukoz takibi yapması gerekmektedir.  Karbonhidrat sayımını üç aşamada tanımlamaktadır.

Karbonhidrat Sayımı Aşamaları 

Karbonhidrat sayım yöntemi; daha rahat esnek bir öğün planı isteyen, klasik diyet programından sıkılan ve güçlük çeken veya öğünlerde eşit miktarlarda karbonhidrat tüketen tüm diyabetli bireylerin kullanabileceği bir öğün planlama yöntemidir. Karbonhidrat sayımı üç aşamadan oluşmaktadır.

  1. Başlangıç Düzey Karbonhidrat Sayımı
  2. Orta Düzey Karbonhidrat Sayımı
  3. İleri Düzey Karbonhidrat Sayımı

Birinci aşama (Başlangıç Düzeyi): 

Karbonhidrat sayım yönteminin öğretildiği bu aşamada, hem ana öğün hem de ara öğünlerde tüketilecek karbonhidrat miktarının öğünlerde dengeli olarak düzenlenmesi sağlanır. Ayrıca yapılacak olan insülin dozlarında çok fazla değişkenlik yapılmamasına dikkat edilir. Örneğin Tip 1 DM‟li bir çocuk bir ana öğünde her zaman üç karbonhidrat değişimi (45 g karbonhidrat), bir ara öğününde iki karbonhidrat değişimi (30 g karbonhidrat) tüketmek istiyor olabilir. Fakat öğünlerde alınacak besin gruplarında farklılık olabilir. Öğünlerde tüketilen benzer karbonhidrat miktarına göre de insülin dozları planlanır.

Temel karbonhidrat sayımı düzeyinde, diyabetli bireylere beslenme günlüğü (öğün saatleri, öğünlerde tükettikleri besinlerin karbonhidrat içeriği), açlık ve 2. Saat tokluk kan şekeri ölçümlerini kaydetmelidir. Öğünlerde almaları gereken karbonhidrat miktarları ve değişimleri öğretilmelidir. Yağlar, proteinler ve posa tüketiminin kan şekeri üzerindeki rolüne ilişkin eğitim verilmelidir.

 

Başlangıç karbonhidrat sayımı 7 aşamada öğretilebilir. Bu aşamalar;

1.Beslenme günlüğü tutma

2.Besinlerin karbonhidrat miktarları 3.Replikalarla porsiyon kontrolü ve karbonhidrat miktarlarının öğretilmesi

4.Hastanın karbonhidrat miktarları hesaplamasının kontrolü

5.Besin tüketimlerindeki karbonhidrat hesaplamaları kontrolü

6.Günlük tüketilmesi gereken karbonhidrat miktarları

7.Öğünlerde alınan karbonhidrat miktarının postprandial glikoz etkisinin değerlendirilmesi

Temel karbonhidrat sayımı düzeyinde bireylerin, öğünlerde alınan karbonhidrat miktarını hesaplayabilme, dengeli beslenme ve etiket okuma bilgisini öğrenmeleri gerekmektedir.

İkinci aşama (Orta Düzey):

Temel düzey ve ileri düzey karbonhidrat sayımı arasındaki geçiş aşamasıdır. Sıkı kan glukoz takibi devam etmekte; tüketilen karbonhidrat miktarı, egzersiz düzeyi ve insülin enjeksiyon dozu değişikliklerinin kan glukozu üzerindeki etkileri tanımlanmaktadır. Sağlık ekibi desteğiyle hedeflenen kan glukoz düzeylerine ulaşmak için; karbonhidrat alımı, egzersiz zamanının değiştirilmesi ve insülin doz ayarlamaları öğrenilmektedir.

Birinci aşamayı tamamlamış Tip l DM‟li hastalar arasından daha fazla bilgi almak isteyenler bu gruba dahil edilir. İkinci aşamada diyet ve fiziksel aktivitenin kan şekerine etkisiyle daha detaylı ve farklı bilgiler verilmektedir. Karbonhidrat hariç besinlerin içinde bulunan protein ve yağların da öneminden bahsedilmektedir.

Hastalar besinlerde ki posa, yağ ve proteinlerin kan glikozuna etkilerini de bu aşamada öğrenirler. Yine bu seviye de çok daha kompleks besin grupları ve restoran yemekleri değerlendirilir. Tedavi esnasında hipoglisemi oluşmaması için gerekli önlemler alınmalıdır

Karbonhidrat Sayımının Avantajları

Diyabetli bireylerde, aldıkları karbonhidrat miktarını ve buna göre bolus insülin dozları hesaplayarak kan şekerini hedeflenen düzeyde kalmasını sağlar. Alınan karbonhidrat miktarlarına göre, günlük hayatlarında tükettiği besinler arasında değişiklik yapabilirler.

Besinlerin içeriklerini bilmeleri ve bunların kan şekerine olan etkisini gözlemlemeleri sonucu kan şekerlerini kontrol altında tutabilirler. En önemli avantajlarından biriside diyabetli bireylerin beslenme planlarını kendi kendilerine yönetmelerini sağlar.

 

Karbonhidrat Sayımının Dezavantajları

Karbonhidrat sayımı öğretilirken, protein ve yağların da önemli olduğu mutlaka vurgulanmalıdır. Diyabetli bireyler, öğün düzenlerinde aldıkları yağ miktarının fazla olması durumunda kan şekeri regülasyonunun postprandiyal dönemde hipoglisemi, daha sonra hiperglisemiye neden olacağını bilmelidir.

Ayrıca, karbonhidrat miktar hesabıyla kan şekerini hedeflenen düzeylerde tutsalar bile kilo kontrolü açısından diğer besin öğelerinin fazla alımının önlenmesi gerekmektedir. Karbonhidrat sayımı ile ilişkili olmayan (fazla karbonhidrat alımı, yanlış insülin dozu ayarlaması, gereğinden fazla yağ tüketimi gibi) durumlarda hipoglisemi ve hiperglisemi riski olduğu mutlaka hastalara belirtilmelidir. Sonuç olarak; karbonhidrat sayımı hedef kan şekerini sağlamada etkin bir yoldur. Diyabetli bireylerin yaşam tarzlarına uygun beslenme tedavisi sağlar. Öğün planlamaları ve kan şekeri regülasyonunun bireysel olarak diyabetli bireylerin yönetmesine olanak tanır. Kan şekeri regülasyonu sağlanan diyabetli bireylerde akut ve kronik komplikasyonlar önlenmiş olur.

Temel  ve Orta Düzey Karbonhidrat Sayımı  Kimler İçin Uygundur?

Tip I Diyabetliler, tip II Diyabetliler, gestasyonel diyabetliler (gebelik diyabeti), hızlı veya kısa etkili insülin analogları kullananlar, insülin pompası kullananlar, kısacası tüm diyabetliler için uygundur.

Yazımın sonuna gelmiş bulunmaktayız umarım sizin için verimli bir yazı olmuştur. Sevgiyle ve sağlıkla kalın.

Klinik Diyetisyen Derya Fidan ile ‘Cho Sayımı ve Diyabet’ Etkinliği  Güncellenen Bilgilerle Yeniden Etkin Kampüs Dijital Sahnesinde Sizlerle! Bilgi birikimini artırmak, karbonhidrat sayımı ve diyabet alanlarında güncel bilgileri takip etmek, öğrenmekte zorluk çektiğin bu konuları daha anlaşılabilir bir dille öğrenmek, püf noktalarına hakim olmak için bu etkinliğe katılabilirsin. Etkinliği incelemek için buraya tıklayabilirsiniz.

GÜLSEREN YILMAZ
Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi Beslenme ve Diyetetik Fakültesi 4. Sınıf

Bu Yazıyı Paylaş
Yorum Yap