İmmün Sistem ve Beslenme
Herkese merhabalar, bugün sizlere immün sistem ve beslenme arasındaki ilişkiden söz edeceğim. Şimdiden iyi okumalar dilerim.
- İMMÜN SİSTEM NEDİR?
Bağışıklık sistemi veya immün sistem, bir canlıdaki hastalıklara karşı savunma mekanizmasını oluşturan, patojenleri ve tümör hücrelerini tanıyıp onları yok eden, vücudu yabancı ve zararlı maddelerden koruyan karmaşık bir sistemdir. Kısacası vücudu hastalıklara karşı koruyan bir savunma kalkanıdır.
- İMMÜN SİSTEM VE BESLENME ARASINDAKİ İLİŞKİ
İmmün sistem ve besin alımı arasındaki ilişki komplekstir. Bireylerin nütrisyonel durumu, beslenme paterni, immün sistemin fonksiyonunu etkilemektedir. Bu etki intestinal mukoza gibi fiziksel bariyerler, mikrobiom, doğal bağışıklık sistem ve edinsel bağışıklık sistem düzeylerinde oluşur. Ayrıca immün sistem besinlerin metabolizması ve besinlere fizyolojik cevap üzerinde de etkilidir. Diyet tiplerine bakacak olursak;
1-Akdeniz Tipi Diyet:
Akdeniz tipi diyet diyabet ve metabolik sendrom, kardiyovasküler, kanser, parkinson, alzheimer hastalıkları kaynaklı tüm mortaliteyi azaltmaktadır. Arginin, glutamin ve Omega 3 yağ asitleri beslenme paternine eklenmesi özellikle kanserli hastalarda immün modülasyonda rol almaktadır.
2-Batı Tipi Diyet:
Yüksek hayvansal protein, doymuş yağ asitleri, düşük fibreli ürün, rafine şeker, düşük sebze ve meyve tüketimi ile karakterizedir. Metabolik sendrom, kardiyovasküler hastalıklar, psikiyatrik hastalıklar ve kanser riski yüksekliği ile birliktedir.
3-Vegeteryan Diyet:
Kırmızı ve beyaz et dahil et tüketiminin olmadığı diyet tipidir. Ancak antikanser özelliği saptanmamıştır. Hayvansal ürünleride kullanmayan daha sıkı vegeteryanlarda B12 vitamini, çinko, demir ve omega 3 yağ asidi eksiklikleri nedeniyle zararlı olarak değerlendirilmiştir.
4-Japon Diyeti:
Yüksek sebze tüketimi, yüksek deniz ürünleri tüketimi, düşük kalori ve kolesterol içeriği ve yüksek antioksidan içeriği olan fitokimyasallar içeren yeşil çay gibi ürünler tercih edilmektedir.
5-Çok Düşük Kalorili Diyet:
Kısa süreli kalori kısıtlamasının yanı sıra düşük protein alımı tümör genesisi ve
İnflamasyon, glukoz ve insülin direnci üzerinde olumlu etkileri vardır.
6-Mikrobiota Etkisi:
Diyetler barsak mikrobiyotası üzerine etkileri yolu ile immün sistemi de etkileyebilmektedir. Akdeniz tipi diyet pozitif etkili iken batı tipi diyet negatif etkiledi.
- Özel Besinler ve Bağışıklık Sistemi İlişkisi
a-A Vitamini: Önerilen A vitamini alım düzeyi 19 yaş ve üstü erkek bireyler için 900 μg/ gün, kadın bireyler için 700 μg/gündür. A vitamininden zengin kaynaklar; karaciğer, yumurta, zenginleştirilmiş süt ve tahıl ürünleridir. A vitamini karotenoidleri sebzelerde bulunur ve havuç, tatlı patates, kabak ve benzeri sarı-turuncu sebzelerde, lahana, ıspanak gibi koyu yeşil yapraklı sebzelerde de bulunmaktadır. A vitamini vücuttaki bağışıklık yanıtı arttırabilme rolü nedeniyle anti-inflamasyon vitamini olarak da bilinmektedir. Epitel doku, organizmaların tüm dış ve çoğu iç yüzeyini örten ve patojen istilasına karşı mücadele eden ilk sınır olarak görev almaktadır.
b-Tiamin (B1 Vitamini): Nöronal iletişim, bağışıklık sisteminin aktivasyonu, hücre ve dokularda sinyal iletişimi ve hücre zarı dinamiğinin sağlanmasında rol almaktadır.
c-Folat / Folik Asit (B9 Vitamini): Folat eksikliği CD8+ T hücrelerinin aktivitesini inhibe etmekte, lenfositlerin ve NK hücre aktivitesinin fonksiyonunu bozmakta ve enfeksiyonlara karşı azalmış konakçı direnci ile ilişkili bulunmaktadır.
d-Vitamin D Vitamin D eksikliği: Kardiyovasküler hastalıklar, çeşitli kanser ve otoimmün hastalıklar, tip 1 diyabet, multiple skleroz ve inflamatuar barsak hastalıkları ile birliktedir. Makrofajlardan antimikrobiyal peptitlerin salınımını artırır. Doğal ve Edinsel bağışıklık immün modülasyonunda rol oynar.
- Hastalıklarda Beslenme ve Bağışıklık Sistemi İlişkisi
a-Psikiyatrik Hastalıklar:
Bazı besinlerin (B vitamini, magnezyum, çinko gibi) beyin fonksiyonları için kritik olduğu bilinmektedir. Beslenme alışkanlıkları barsak bakterilerine etkileri yolu ile barsak-beyin aksını etkilemekte ve inflamasyonu tetiklemektedir. Depresyona yol açmaktadır. Batı tipi diyetin şizofreni ile ilişkisi saptanmıştır. Akdeniz tipi diyetin depresyon riskini azalttığı gösterilmiştir.
b-İnflamatuar Barsak Hastalıkları: (IBH)
İnflamatuar barsak hastalıklarının patogenezinde besin antijenlerinin direk etkisi, besinlerin gen ekspresyonuna etkisi, enterik flora kompozisyonunda değişiklik ve gastrointestinal immün sistem ve permeabilite değişiklikleri önemli rol oynamaktadır. Yüksek protein ve fiber içeren diyetler pozitif etkilidir.
c-Obezite ve Metabolik Sendromun Bağışıklık Sistemi Üzerine Etkisi:
Yağ dokusundaki proinflamatuar mediatörlerin zenginliği ile obezite ve metabolik sendrom ile ilişkili hiperlipidemi, hiperglisemi ve insülin rezistansı ortaya çıkmaktadır. Ayrıca gram negatif bakterilerin çoğunlukta olduğu mikrobiata değişimi ortaya çıkar ve intestinal permeabilite de bozulur. İnsülin rezistansı patojenlere yetersiz T hücre cevabına yol açar. Fazla glukoz alımı kanser ve otoimmünite ile ilişkili artmış immün cevabı doğurur. Lökosit gelişimi ve yapısı, lökosit alt gruplarının dağılımında bozulma ve total lökosit sayısında bozulma meydana gelir.
d-Enfeksiyonlar :
Makro ve mikronütrientler ; fiziksel bariyer, anti mikrobiyal proteinler, nötrofil ve makrofajların fagositik ve öldürücü fonksiyonları, lenfosit diferansiyasyonu, antikor ve sitokin üretimi üzerine etkileri yolu ile doğal ve edinsel bağışıklık üzerine etki etmektedirler. Bu etkileri ile enfeksiyonların oluşumu ve tedavisine katkı sağlamaktadır.
- SONUÇ
Beslenme öğelerinin immün sisteme olan etkilerinin kliniğe yansıması konusundaki çalışmalarda çelişkili sonuçlar olsa da beslenme ile bağışıklık sistemi birbirleriyle etkileşim halindedir. Beslenme öğelerinin doğru dozda, doğru endikasyonda ve doğru süre ile immün disfonksiyon gelişen bireylerde faydalı olacaktır.
İmmün sistem ve beslenme ilişkisi bu şekildedir. Okuduğunuz için teşekkür ederimmm..
- KAYNAKLAR:
Yaren Şeker
Ankara Gülhane Sağlık Bilimleri Üniversitesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü
3. Sınıf Temsilcisi