Şüphe obsesyonu, obsesif-kompulsif bozukluğun (OKB) bir türüdür. Obsesif-kompulsif bozukluk, tekrarlayan düşünceler (obsesyonlar) ve bu parçalanmanın giderilmesi için yapılan tekrarlayan davranışlar (kompulsiyonlar) ile ilgili değişikliklerdir. Şüphe takıntısı, kişinin sürekli olarak şüphe duyması, güvensizlik hissi ve sürekli olarak kontrol etme ihtiyacını hissetmesi durumudur. Şüpheli takıntıları olan kişiler, genellikle ölümsüz endişelerle mücadele ederler. Örneğin, bireyler kapıyı kilitlediklerinden emin olmak için kontrol etme ihtiyaçları duyabilirler.
*Şüpheli takıntı, kişinin günlük hayatında bulunabilir ve önemli ölçüde stres ve kaygıya neden olabilir. Bu durum, profesyonel yardım gerektirebilir ve tedavi edilebilir.
*Obsesif Kompulsif Bozukluk’un en bilinen türlerinden biri; şüphe/kontrol obsesyonudur.
*Şüphe obsesyonu, genel olarak kişilerde yaptığı işten emin olmadığı için ”Ya yapmadıysam?’ ve ”Yapmadıysam … gibi sonuçları olur!” şeklinde düşüncelere sebep olarak yoğun korku ve kaygı yaratır.
*Ocağı kapattım mı?
*Işığı söndürdüm mü?
*Ütünün fişini çektim mi?
*Kapıyı kilitledim mi?
*Suyu kapattım mı?
*Kişilerin bu gibi düşüncelere maruz kaldıklarında genelde ilk çözüm yolları şu olur:
Kontrol etmek. İlk başlarda az sayıyla başlayan bu kontroller, zamanla çoğalır, çoğalır ve çoğalır. Obsesyonların davranışa dönüştüğü yerde kompulsiyonlar devreye girer. Aslında bahsi geçen ‘kontrol etme’ durumu.
*Kompulsiyon: Çoğunlukla istenmeyen, tekrarlayıcı ve kişinin zihninden atamadığı rahatsız edici düşüncelerin (obsesyon) sebep olduğu kaygıdan ya da korkulan sonuçlardan kaçmak için yapılan eylemlerdir. Kompulsiyonlar, obsesyonların yarattığı kaygıyı düşürür. Bu yüzden “Ütünün fişini çektim mi?” düşüncesi, kişinin sürekli ve sürekli kontrol etmesine sebep olur. Çünkü kişi bu şekilde kaygısını bir süreliğine kendinden uzaklaştırır. Zamanla bu kontrol öyle bir boyut alır ki kişiler şüphelendikleri durumun fotoğrafını çekebilir, bir başkasına kontrol ettirebilir veyahut eve geri dönebilir.
*Peki her kontrol ettiğimiz durum Obsesif Kompulsif Bozukluk mu?
Hayır. Örneğin ütünün fişini çekip çekmediğinizden emin olmama düşünceniz ve bunu kontrol etmeniz doğal karşılanabilecekken, bu kontrol durumunun defalarca kez tekrarlanması durumu farklıdır. Ayrıca OKB durumlarında DSM-V’e göre obsesyon veya kompulsiyonlar, kişide belirli bir sıkıntıya sebep olmanın yanı sıra, kişinin vaktini boşa harcamasına neden olur (günde 1 saatten fazla) ve kişinin işlevselliğini önemli boyutta bozar.
EtkinKampüs, üniversite öğrencilerine yönelik düzenlediği etkinliklerle sadece akademik değil, aynı zamanda mesleki ve kişisel gelişimlerine katkı sağlıyor. Etkin Kampüs’ün öğrencilere sunduğu fırsatlar, onların alanlarındaki potansiyelini en üst düzeye çıkarmalarına yardımcı oluyor.
Kampüs temsilciliği hakkında detaylı bilgiye erişmek için tıklayın.
Tüm etkinliklere ulaşmak için tıklayın.
YAZAR:Rümeysa Nur Avcı
İzmir Bakırçay Üniversitesi Psikoloji 4. Sınıf